''ISPARTA’YI KÖR DÖVÜŞÜNE KURBAN ETMEYİN”

“Isparta’yı kör dövüşüne kurban etmeyin”

12 Nisan 2025 Cumartesi 10:17

Özel Haber/Nurettin ARKAN - Türkiye son günlerde gerilim dolu anlar yaşadı. Gezi olaylarının her an hortlaması an meselesiydi. Şükürler olsun ki o dereceye gelmeden etkisi kayboldu. Lakin yankıları halen devam ediyor.

Türkiye’de anayasa ile belirlenmiş kanunlar var ve bu çerçevede insanlar hayatını sürdürüyor. Hukuksal anlamda hepimiz yeri geldiğinde kanunları uygulayan adli mercilere giderek çözüm arıyoruz. Yine adli merciler kendilerine gelen ihbarlar ve şikâyetleri değerlendirerek kolluk kuvvetleri marifeti ile haklarında suçlama bulunan şahısları sorguluyor, araştırıyor ve suç işlediği yönünde kuvvetli delil görürse yargılamak üzere tecrit altına alıyor.

Nitekim siyasi arenada popüler olan bir büyükşehir belediye başkanı ve yakın çalışma arkadaşları bir takım suçlamalarla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı ile bu söylediğimiz minvalde şu an tutuklu durumdalar. Yani yargılama süreci devam ediyor. Sonunda mahkemeye çıkacaklar ve adil bir şekilde yargılanıp haklarındaki hüküm açıklanacak.

BUNUN NERESİ ISPARTA’YI İLGİLENDİRİYOR?

31 Mart 2024 tarihinde yapılan mahalli idareler seçiminde Isparta halkı belediye başkanı ve 37 meclis üyesini seçti. Seçim kampanyaları döneminde ben hiçbir parti adayının ağzından ülkeye şu yatırımı yapacağız, İstanbul’a 4. Köprüyü biz açacağız, Ankara’ya ikinci havalimanını kurmak bize nasip olacak diyenini duymadım. Zira yerel yöneticilerin işi kendi yaşadığı şehirlerdir. Isparta halkı kendi yaşadığı memleketle ilgili konuların çözümü için başkan ve meclis seçiyor.

Siz asli işinizi unutup mecliste sizi ilgilendirmeyen konuları gündeme getirerek o meclisi oyalarsanız vebaldir. Genel siyaset milletvekilleri ve parti teşkilatlarının işidir.

Nisan ayı olağan meclis toplantısında duyduğum kadarıyla Cumhuriyet Halk Partisi temsil edildiği tüm belediye meclislerinde parti sözcüleri vasıtasıyla bir bildiriyi deklare etme kararı almış ve uygulandı. Peki, bunun kime ne faydası oldu? Kimin haklı kimin haksız olduğuna sokaktaki halk, meclislerdeki üyeler mi karar verecek? Yoksa Türk yargısı mı?

BUNUN YERİ BURASI DEĞİL

Meclis başkanı Şükrü Başdeğirmen, bildirinin okunmasının ardından ‘Bunun yeri burası değil. Biz burada yerel meseleleri konuşmak için toplanıyoruz. Genel siyaset bu meclisin işi değil’ dedi ve benim yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi ortada bir suç varsa adaletin terazisinden şaşmamak gerektiğini ifade etmeye çalıştı.

Ardından adı geçen partinin milletvekili taa Ankara’dan TBMM Genel Kurulu’ndan başkana cevap verdi.

Bir Ispartalı olarak yaşananlardan ötürü üzüldüm. Hepimiz haksızlığa uğruyoruz. Dövülüyoruz, sövülüyoruz, hatta öldürülüyoruz. Peki size biri böyle bir şey yapsa devletin adli birimleri o suçluyu hesap sormak için yakalasa… Sonra O’nun 7 sülalesi Adliye önünde ‘Bırakın evladımızı o bizim soyumuzu devam ettirecek. Hapise atamazsınız’ diye eylem yapsa ‘Adamların demokratik hakkı’ der miydiniz? Eminim demezdiniz ve ‘Suçu varsa çeksin’ derdiniz.

Lafın kısası sayın belediye meclis üyeleri; ‘Biz sizleri orada kör dövüşü yapın diye seçmedik. Isparta’ya, Ispartalıya hizmet edin’ diye seçtik. Lütfen asli vazifenizi unutmayın.

DİĞER HABERLER