Arif Sağ ile tanışmam hayatımı değiştirdi
Haber/Gamze HAN - Isparta’da 20 yıldır müzisyen olan Uğur Aşık (43), müzikle tanışma sürecini anlatırken; “Bir gün Arif Sağ ile tanışmam hayatımı değiştirdi” dedi.
Müzikle olan yolculuğunun bir tesadüfle başladığını söyleyen Aşık, açıklamasında;
“Bundan 20 yıl önce bir benzin istasyonunda market görevlisiydim. Çalıştığım yerin restoranına Arif Sağ gelmişti. Arkadaşlar ‘televizyonda bağlama çalan bir abi geldi, sen tanırsın’ dediler. Gittim, baktım gerçekten Arif Sağ gelmiş. Yanına oturabilir miyim diye sordum, beni masasına davet etti. Biraz sohbet ettikten sonra müzikle ilgilenip ilgilenmediğimi sordu. ‘Hayır’ dedim, çünkü askerlik, iş derken hiç fırsat bulamamıştım. ‘Bir dene, belki hoşuna gider’ dedi. Bu yönlendirmeyle bağlama kursuna yazıldım, kısa sürede de iyi bir seviyeye geldim. Daha sonra kursa gittiğim yerde, ‘Biz eleman arıyoruz, tanıdığın biri var mı?’ diye sordular. ‘Ben çalışırım,’ dediğimde, ‘2-3 ay dene, olursa burada başlarsın’ dediler. Daha sonra başladım. Zamanla bağlama satışından bakımına, tel değişiminden diğer enstrümanlara kadar her alanda kendimi geliştirdim. Şu anda asma davul, darbuka, bendir, bateri gibi birçok enstrümanı çalabiliyorum” dedi.
Kentin müziğe olan ilgisinin her geçen gün arttığını belirten Aşık, açıklamasında; “Eğlence kültürü değişti. Yeni nesilden hitap eden de var ama Aşık Veysel’i veya Neşet Ertaş’ı bilerek, ‘Bağlama benim özüm,’ diyerek gelen ve bunu da çok isteyen de var. Ama gelip ‘Rap müzik yapacağım’ diyen de oluyor. Isparta’nın müziğe olan ilgisi var. Çok yoğun; insanlar enstrümanı seviyor. Bir baba, ‘Oğluma zamanında ben çalmadım ama çocuğum çalsın’ diyor. Isparta’da çok güzel bir istek var. Biz de insanları doğru yönlendirmeye çalışıyoruz. Bazen bu geçici bir heves olabilir. Düzenli çalışmak gerekiyor. Evde her gün 1 saat egzersiz yapmak gerekiyor. Düzenli bir şekilde çalışıldığı takdirde verim alınır” şeklinde konuştu.
HER ÇOCUK ENSTRÜMANLA TANIŞMALI
Müziğin ve ritmin insanlar üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çeken Aşık, açıklamasında; “Ritimle terapi Türkiye’de yeterince tanınmıyor. Daha yeni moda olan bir şey. Yaygınlaşması için sosyal medya dahil olmalıdır. Yeni darbuka akımıyla birlikte, yeni oluşan bir şey burada: İnsanlar ritim çalarak, bendir ya da başka ritim aletleriyle terapi yaparak rahatlıyor. Herkes bunu yapamıyor, Allah bir ritim kulağı vermesi gerekiyor. Yetenek gerekiyor. Tabi bazıları çok iyi yapıyor, bazıları da daha zorlanarak yapıyor. Müzik temel bilgileri gerekiyor. Mesela müzikte 2/4’lük vuruşlar, 4/4’lük vuruşlar ya da 9/8’lik vuruşlar oluyor. Tabii bunlar hemen oluşmuyor. Bir parça veriyoruz, bir oyun havası ritmi gösteriyoruz. Eğitimi zor. Her şeyde olduğu gibi emek, çaba gerektiriyor. Temel bilgileri 3 ayda, güzel bir seviyeye gelebilmek için de 1 yıl gerekiyor. Gençlere tavsiye ederim. İnternet çağındayız, videolar izleyerek öğrenilebilir. Biz burada dersi, ders gibi değil; daha eğlenceli hale getiriyoruz. Ayrıca, enstrüman çalmak, beyin loblarını çalıştırıyor. Çocukların evde tablet, bilgisayar, telefon gibi kullanma süreleri 2 saat ise, bu sürenin yarım saat ya da 1 saatini enstrümana ayırmak çocuğun gelişimi için çok önemli. Tavsiye ederiz, sosyalleşmeleri için de faydalı olmaktadır” dedi.