DELİ DUMRUL HİKAYESİ

Deli Dumrul Hikayesi

17 Ağustos 2024 Cumartesi 16:28

NURETTİN ARKAN/ SİYASET KAZANI- Deli Dumrul hikayesini bilmeyen çok az kişi vardır. Hani bir köprü yaptırmış da geçende 5 akçe geçmek istemeyenden döve döve 10 akçe almış. İşte o hikaye.Geçen hafta 2 çocuğum ile bir İstanbul seyahatim oldu. Esenyurt’tan Ümraniye’ye, Üsküdar ‘dan Taksim’e, İstanbul’u epey gezdik dolaştık. Her yere metro, metrobüs, tramvay veya vapur ile ulaştık. 4 günde 3 kişi toplam 1000 lira civarında toplu taşıma ücreti ödedik. 45 dakikada 650 km yolu uçakla günümüze göre oldukça uygun fiyata katettik.
Yolculuğumuz gidişte karayolu ile olacağı için gitmeden Süleyman Demirel Havalimanında bir tanıdık görevliye şehir içi servis olup olmadığını sorup olduğunu öğrenince herhangi bir önlem almadan yolculuğa rahatça çıktık.
Sorunsuz bir şekilde uçağımız 15.30’da piste tekerlerini koyup dışarı çıktığımızda servis aracını da görünce sevindik.
Lakin araç liman güvenlik kontrol noktasını geçinceye kadar sürdü.
Bir görevli elinde bilet koçanı ücretleri topluyordu. Dikkatlice baktığımda herkesin 200’lük banknot verdiğini görünce bu kez görevliye dikkat kesildim. Para üstü filan vermiyordu. 
Yanıma geldiğinde “3 kişi ne kadar?” diye sordum. Gayet nazik bir şekilde “600 lira “ deyince kan beynime sıçradı. 150 liraya 120 kilometre Antalya’ya seyahat ederken 30 km’lik mesafeye 200 lira ne demek?
Otobüste en az 30 kişi vardı. Toplam 6 bin Tl . 
Kimsenin kazancında gözümüz yok lakin bu mesafeye bu ücret çok fazla. 
Kim neye göre bu fiyatı belirledi bilmiyorum ama bir ayar getirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Herkes hakkı olanını almalı fazlası gözlü maldır ve yaramaz diye düşünüyorum.
Deli Dumrul gibi “Nasıl olsa binmek zorundalar seve seve ödeyecekler” mantığı Isparta’ya hiç yakışmıyor.

DİĞER HABERLER