FUTBOLDAN SİYASETE

Seçimlere yaklaşık 10 gün kaldı. Liderler ve partililerde hafiften bir gerginlik var. Herkes birbirinin miting meydanlarını gözetliyor ve liderler birbirlerinin meydanlarda söylediği sözlere bir sonraki mitingde cevap veriyor. Bunlar seçimin ve demokrasinin doğası. Telaş etmemek lazım. Her demokratik ülke bu süreçleri yaşıyor. Bazen oy verdiğimiz ve tarafı olduğumuz siyasi hareket kazanıyor, bazen kaybediyor. Önemli olan şey, her şartta ve sonuçta birbirimize saygı duyarak birbirimizi anlamaya çalışmaktır.

26 Mayıs 2015 Salı 18:11
Dün Başakşehir ile Fenerbahçe ligin son maçlarından birine çıktılar. Fenerbahçe şampiyon olabilmek için bu maçı almalıydı. Son hafta da Çaykur Rizespor’un Galatasaray’ı yenmesini arzu ediyordu. Ama olmadı. Maç berabere bitti ve Galatasaray bu sezonun bitimine bir hafta kala şampiyon oldu.2014-2015 Futbol sezonu başlarken hiç kimse şampiyonun kim olacağını bilemiyordu ve bilemezdi. Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor ve Bursaspor takımları da çok güçlü kadrolara sahiptiler ve şampiyonluk için hepsi iddialı idiler. Lig devam ederken bütün takımların şikayet ettiği hakem hataları, sakatlıklar, şanssızlıklar ve federasyonun bazı takımları koruduğu gibi şikayetler artık bitti. Bütün takımlar acı gerçekle yüzleştiler. Kimi gülen oldu, kimi üzülen. Şampiyonlar ligine ve Avrupa Kupalarına gidecek takımlar dabelirlendi.Bugün tüm bu hengamenin sonrasında futbol adına yapılması gereken şey, geçmişten ve hatalardan ders alıp daha iyi takım oluşturma ve gelecek sezon şampiyonluk çabası içerisine girmektir. Şapkalarımız düşmüş ve kellerimiz de görünmüştür artık. Zaman, daha iyi ve kollektif futbol oynayamayan takımlar için özeleştiri yapma zamanıdır. Bu sene Galatasaray şampiyon oldu, gelecek sene belki başka bir takım olabilecektir. Atalarımız dediği gibi, mahkeme kadıya mülk olmayacağına göre, şampiyonluk da Galatasaray’da baki kalmayacaktır. Böyle bir beklenti eşyanın tabiatına ve dünyanın düzenine de zaten aykırıdır. Bugün dünyanın en büyük takımları bile yenilmekte ve kaybetmektedir. Bu yarışta sadece bir tane şampiyon ve birinci çıkacaktı ve de çıktı. Şimdi önümüzdeki sezonlara bakıp, çalışmalı ve çabalamalıyız.Bu anlamda, 7 Haziran seçimlerinde de sadece bir tane birinci parti olacak ve hükümeti kurarak ülkeye hizmet etmeye çalışacaktır. Seçimi kaybedenler, uzun yıllar iktidardan uzak kalmanın hırsıyla yanıp tutuşmadan yanlış bir davranış içine girmemeli. Seçimde birinci gelen parti de kaybedenleri hor görüp dışlamadan ülke için gerekli fedakârlık, dayanışma ve anlayışı göstererek millete hizmete devam etmeli. Devir, birbirimizi kırmama ve üzmeme zamanı. Karşımızdakine tahammül etme, saygı duyma zamanı. Yine zaman, bu yaşlı ve yorgun dünyayı, insanoğlunun beşeri zaaflarına ve hırsına bırakmadan ortak akılla ve hümanist duygularla yönetme zamanıdır. Ak Parti’den CHP’ye, MHP’den BDP’ye, Saadetten BBP’ye tüm partiler bu milletin partisidir. Bu milletin tercihidir ve bu milletin tabanında yeri vardır, hor görülmemelidir. Türküyle Kürdüyle, sağcısıyla solcusuyla yine bir olacağız ve yine beraber olacağız. Demokratik kültür de bunu gerektirir.Evet, önemli olan, bu ülkenin yarınları adına büyük fotoğrafı görmeye çalışıp, bu ülkeyi güçlü dünya devletlerinin yanına taşıyacak kadroları belirlemek ve seçmektir. Derdimiz bu ülkeyi, kurumlarını ve makamlarını yıpratmamak olmalıdır. Kaybetmek de bize, kazanmak da bizedir. Artık, atamız Osmanlı gibi nasıl büyük dünya devleti oluruz onun derdine düşelim. Kalın sağlıcakla!

DİĞER HABERLER