GURBETTEKİ ISPARTALILAR ANLATIYOR
SANKİ BİLİNÇLİ OLARAK İNSANLARI ÖLÜME TERKEDİYORLAR
Fransa’nın Rumilly Şehrinde Ispartalı hemşerilerimizin kurduğu Rumilly Cami Yaptırma ve Yardımlaşma Derneği’nde başkan olarak görev yapan Ahmet Selam, şunları söyledi:
GURBETÇİLERİN YÜZDE 75’İ ISPARTALI
Burada yaşayan gurbetçi vatandaşlarımızın yüzde 95’i Yalvaç Hüyüklü’den. 1975’lerde Avrupa’ya işçi alımı olduğunda burada bir deri fabrikasına atalarımız gelmişler. Onlar tek tek akrabasını, çocuklarını çekmişler.
İNŞAAT SEKTÖRÜ TÜRKLERİN ELİNDE
Biz burada inşaat işi ile uğraşıyoruz. Dış mantolama yapan bir firmamız var. Türk milleti çalışkan. Birlik ve beraberlik olunca başarılı oluyor. Fransa’da inşaat sektörünü biz Türkler almış durumdayız. Bazı arkadaşlarımız inşaat yapıyor, biz yalıtım yapıyoruz. İnşaat sektörü aşağı-yukarı Türklerin elinde.
İLK VAKA ÇIKTIĞINDA GENEL SEÇİM YAPTILAR
Korona virüsten vefat eden dostlarımızın, vatandaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Allah topraklarını bol etsin. Burada önlemler çok geç alındı ve ülke geneline hızlı yayıldı. Türkiye’de de işyerim var. Bundan 1 ay öncesi Türkiye’deydim. Burada 2 ay önce ilk vakalar çıktığında hiçbir önlem alınmadı. Türkiye’de çok önceden önlemler alındı. Daha vaka gözükmeden hazırlıkları yapıldı.
BURADA MASKE BİLE YOK
Bizim ülkemiz bu konuda mükemmel. Her konuda olduğu gibi bunda da başaracağız inşallah. Düşünebiliyor musunuz Fransa’da maske bulamıyoruz. Sağlık tesislerinde yok, eczanelerde yok. Hastanelerde sıkıntılar yaşanıyor. Maske bulamıyoruz, paramızla alamıyoruz. Türkiye’de devletimiz her eve haftada 5 tane maske dağıtıyor. Biz gurbetçiler olarak ülkemizden yardım istiyoruz. Bize de maske temini yapılmasını istiyoruz. Ülkemizden yardım bekliyoruz.
BURADA BİRLİK VE BERABERLİK YOK
Burada birlik ve beraberlik yok. Fransızların görüşü çok farklı. Birlik ve beraberlik yok. Şu an komşunuzla görüşemiyorsunuz. Fransız yan komşumuz var, halini-hatırını soracağım kaçıyor. Ülkemizdeki birlik ve beraberlik dünyada yok. Burada da yasaklar var ama Türkiye’yi gibi sıkı değil. Burada ölen insan sayısı 9 bine vardı. Bizim Rumilly şehrimizde koronavirüs duyumu almadık. Hemşerilerimizde herhangi bir hastalık yok. Yakın bir şehir var, oralarda var.
HEMŞEHRİLERİMİZE ‘EVDE KALIN’ UYARISI YAPIYORUZ
Bizim dikkatli olmamız gerekiyor. Hemşerilerimizi derneğimiz üzerinden uyarıyoruz. Evde kalalım diye uyarıyoruz. Ben evden çıkmıyorum. Fransız hükümetinin kararları var ama uygulanmıyor, denetlenmiyor. Ciddiye alan yok. Belediyeler bir şey yapmıyor. Burası Türkiye gibi değil. Sürekli takip ediyoruz Yalvaç’ta Isparta’da belediyeler her gün caddeleri temizliyor, yıkıyorlar. Böyle bir şey burada yok. Bu vaka çıktığından 1 ay sonra genel seçimler oldu. Aslında seçimler iptal olmalıydı ama etmediler. O seçimlerden dolayı vaka hızla yayıldı. Geç kaldılar.
AVRUPA, ARTIK TÜRKİYE’Yİ ÖRNEK ALIYOR
Medyadan izliyorsunuzdur hastaneler doldu. Artık trenleri sağlık kuruluşu olarak değerlendiriliyor. Avrupa’nın güçlü olduğu dönem bitti. Avrupa 20 yıl önce Avrupa’ydı. Şu an Avrupa, Türkiye’ye örnek alıyor. Haberlerde izliyoruz Türkiye çok mükemmel. Burada sadece karantina belgesi kontrolü yapılıyor. İşyerleri kapattılar. Büyük marketler açık. Ama önlem alınmıyor. İnsanlar marketlere maskesiz giriyor. Yasaklar var ama arkası yok, uygulayan yok. Ateş ölçer, derece bulamıyoruz. Yok. Eczanelerde ateş ölçecek bir cihaz yok. Türk Hükümetinin aldığı önlemler ve bunun halka duyurulması bizim için büyük avantaj. Biz sürekli haberleri izlediğimiz için Türkiye’de uygulanan önlemleri alıyoruz. Devletimizden yardım istiyoruz. Karantina dönemini Türkiye’de geçirmek istiyoruz. Sanki bilinçli gibi. İnsanları ölüme terk ediyorlar. Türkiye mükemmel. Türkiye, bu konuda mükemmel. Biz Türk milleti tarihten bugüne kadar birlik ve beraberlik içinde. Bizde bu birlik ve beraberlik olduktan sonra başaramayacağımız hiçbir şey yok.”
HOLLANDA’DA İŞÇİ SENDİKASI YÖNETİCİLİĞİ, SİYASET VE YAZARLIK YAPAN ISPARTALI HEMŞEHRİMİZ OSMAN ELMACI,EN BÜYÜK İŞÇİ SENDİKASINDA YÖNETİCİ
Aslen Yalvaç Dedeçam Köyü’ndedim. 1965’de Hollanda’ya göç eden işçi ailelerinin torunlarından birisiyim. İlkokulu burada, orta-liseyi Isparta’da, üniversiteyi Hollanda’da endüstri mühendisi olarak tamamlandım. Bu zamana kadar siyaset, sendika işler ile iştigal oldum. Hollanda’nın en büyük işçi sendikasında yöneticilik yapıyorum. Burada hayatımıza devam ediyoruz, bir ayağımız da Türkiye’de. Sık sık geliyorum. Hollanda’nın 1998 yılından itibaren varım. 8 yıl yerel meclis üyeliği yaptım. 2004 Avrupa Parlamentosu, 2006’da seçilmemize rağmen Ermeni soykırımını kabul etmediğim için oy kırımına uğradım. Siyasetin başka alanları var. Politika yaparak değil, başka yerlerde de yapabiliyorsunuz. Öyle talihsiz bir durum yaşamıştık.
ISPARTALI HEMŞEHRİLERİMİZDEN BİR ÖLÜM OLAYI DUYMADIM
Bugün aldığım rakamlar dünya genelinde test edilen vaka sayısı 1.5 milyonun üzerinde. Bunun yarısı Avrupa kıtasında. Diğer yarısı da dünyanın başka yerinde. Maalesef bu virüs şu anda bizimle boğuşuyor. Hollanda’da bugün itibariyle 2100 maalesef ölüm olayı var. Belçika’da bu rakam 2035, Almanya’da ise çok büyük ülke olmasına rağmen ölü sayısı 1800. Onlar bu süreci çok iyi yönetiyorlar. Ama burada tespit edilen vaka sayısı 20 bin civarında. Ispartalı vatandaşlarımızdan burada bir vaka duymadım. Belçika’da Gent şehri var. Geçen hafta hastanelerin yarıdan fazlasının Türk olduğu söylendi.
BURADA BAZI YASAKLAR VAR
Hükümet ilk günden itibaren ‘toplumsal kapama’ cümlesini kullandı. ‘Evden çıkın, çıkmayın’ direktifi değil. Özellikle yaşlılara dışarı çıkış yasağı kondu. Dışarı çıkmanın sadece alışveriş için olması gerektiği söylendi. Okullar kapatıldı ama önemli meslek grupları olan polis, doktor, hemşirelerin çocuklarına okulları kapatmadı. Onlar çocuklarını okula götürebiliyor. İşyerleri tamamıyla kapatılmadı. Geçen haftalarda da 3 kişi bir araya gelecek olursa 400 avro ceza uygulanacağı açıklandı. 1.5 metrelik mesafe burada uygulanıyor. Hollanda konuyu güzel takip ediyor. Hükümetin basın toplantısı oldu. 28 Nisan’a kadar Hollanda kapalı. Sonrasında ne olur, ne biter henüz bilinmediği açıklandı. Ancak önümüzdeki günlerde bunu açıklayacağını ifade ettiler. Önümüzdeki günlerde Hollanda’da APP programından bahsediliyor. Bu programı herkes kullanacak. Dışarıya çıkma durumunda herkes bilgilerini aktardıktan sonra çıkabilecek.
EN BÜYÜK TEHLİKE YOĞUN BAKIM YATAĞI
Dezenfekte dünyada olduğu gibi burada da sıkıntı. Bunların dışında en büyük sıkıntı. Hollanda’da yoğun bakım kapasitesi 1150. Hollanda’nın nüfusu 17 milyon. Türkiye’de yoğun bakım yatak kapasitesi 40 bin. Hollanda, Türkiye’den 4 kat küçük ama yoğun bakım yatak sayısında 40 kat düşük. 1100 rakamı altyapının zayıf olduğunu gösteriyor. Biliyorsunuz Avrupa’da çok genç nüfus yok. Yaşlılaşıyoruz. Kısırlaşıyoruz. Çalışan insan çok az. Hastalığın çıkmasından hemen sonra yatak doluluğu 600-700’e biranda tırmandı. En büyük korku eğer 1150 rakamı biranda yakalanırsa, ne olacak? Triaj terimi kullanılmaya başlandı. Yoğun bakım kapasitesini 2000-2500’e çıkarabiliriz’ deniyor. Ama o da az. Toplumun yüzde 20’si rahatsız olur, yüzde 3-5’i yoğun bakıma girerse 800 bin eder.
YOĞUN BAKIM YATAKLARI DOLDUKTAN SONRA NE OLACAK?
Dolayısıyla korku şu; yoğun bakım kapasitesi dolduktan sonra ne olacak? Doktorların duygusal anlatımları var. Hollanda’da 90 yaşından sonraki vatandaşları yoğun bakıma almayalım, ölüme terk edelim’ deniyor. Hastaneye alındıktan sora çıkamayacak olanlar, kronik hastalığı fazla olanların yoğun bakıma alınmaması konuşuluyor. Alkol kullanan, sigara kullananın yoğun bakıma alınmaması gibi konular konuşuluyor. Bizim Türk vatandaşlarımız bunu çok takip edemiyorlar. Dil, yol, yorgan bilmek denir ya… Biz Anadolu’da ‘doktor ne derse onu yaparız’ diye yetiştik. Yurt dışında dil bilmeme sıkıntısı olan insanlarımızdan korkuyoruz. Bu durum yabancılar için riskli. Herkes canla-başla çalışıyor. Sağlık görevlileri çok iş yaptığını biliyoruz. Ev doktorları şu anda hastalık geldiğinde risk grubunda olan insanlara kağıt imzalatıyorlar. ‘Biz bu durumda sizi yoğun bakıma almayacağız’ diye imza attırılıyor. Bu bizim yüreğimizi burkuyor. Şu an 1400 kişi yoğun bakımda. Kapasite 1600’e çıkarıldı. Günde 40-45 hasta ilave olmalı ki yeterli gelsin.”