Isparta’da bu kafe farklı bir konsept
HABER/NURETTİN ARKAN- Isparta’da 10 yıldır kafe işletmeciliği yapan Ahmet Bahar (27), meslekteki asıl amacın müşteriye değerli olduklarını hissettirmek olduğunu söyledi.
Kafe konseptinin insanların sosyalleşmeyi ve birlikte yaşamayı hatırlattığını anlatan Bahar, açıklamasında; “Burayı 2015 yılında açtığımızda tüm kafelerin stili aynı konsept ve düzene sahipti. Masasından bardağına, sandalyesine kadar birbirini andırıyor, birbirine benziyordu. Biz bunun kırmak ve daha farklı bir atmosfer yaratmak istedik. Biz elimizdeki imkanlarla olabildiğince farklılaştırmaya çalıştık. Farklılığa ilk adımımız yerlere ahşap döşememizle başladı. Satın alma, tadilat, tamirat ve yapım aşamalarında işletmede yer alan herkesin emeği ile var olan bir yer burası. Detaylandırmak gerekirse elektrik, ses, ahşap tamiratı, boya gibi işlerin hepsini dışarıdan hizmet satın almak yerine kendimiz yaparız. Maliyetleri olabildiğince kısmak isteriz. İhtiyaçları minimum düzeyde karşılayıp estetiği de dahil etmiş olmamızla kendi kendimize yetebiliyoruz. Bu da müşteriler için de memnuniyeti uzaklarda aramamıza gerek olmadığını gösteriyor. Lükse kesinlikle gerek yok. Çünkü işletmenin hedefi temizlik, kalite, huzur, samimiyet ve sıcaklık olduktan sonra karşılıklı memnuniyet oluşuyor. Burada yabancılık çeken yoktur diyebiliriz. Örneğin bizim oturan bir insanın üşüdüğünü görmemiz onun daha söylemeden ona şal vermemize vesile olur. Zorluklarımızı işi ve müşterilerimizi severek atlattık. Aslında bu meslekte müşteri memnuniyetini sağlamak için izlenmesi gereken yol onların ihtiyaçlarını gözlemlemek ve tanımlayabilmek. Bu meslek yalnızca çay-kahve hizmetinden ibaret değil. Buraya gelen kişiyi önemli ve düşünüldüğünü hissettirmek bence bu mesleğin asıl amacını belirliyor. Ekonomik refahın sağlanmasının zor olduğu bir dönemdeyiz fakat fiyatlarımızı olabildiğince öğrencilere göre ayarlamaya çalışıyoruz. Bana kalırsa kafeye giden birisi bir arayıştadır. Kafasını dinlendirmek ya da sosyalleşmek olabilir. Kimse yalnız kalmaz. Koca bir mahalle gibiyizdir. Balığından kedisine köpeğine kadar besliyoruz. Bunu insanlar da gördükçe normal olduğu konusunda bilinçleniyorlar. Bu sayede de hayvanlarla uyum içerisinde yaşanabileceğini de anlatmış oluyoruz”’ dedi.