ISPARTA'DA İMAMIN GÖREV AŞKI
SÜTÇÜLER’de yaşanan trafik kazasının ardından haber sitelerinde yanlış fotoğraf kullanınca ortaya bu kadarına da pes artık dedirtecek hikaye çıktı. Aksu Sofular’da yaşayan Uğur Öcal, yanlışlıkla ölümlü kaza haberinde fotoğrafının kullanılmasının ardından yaşananları anlattı. Herkesin kendisini öldü bildiğine dikkat çeken Öcal, hatta köy imamının abisini sela vermek için aradığını söyledi. Uğur Öcal’ı resmen ölmeden mezara koyacaklardı.
Önceki gün Sütçüler’de bir kamyon şoförünün öldüğü haberinin ardından bazı haber sitelerinde aynı isimli başka birinin fotoğrafının kullanılması az daha büyük bir infiale yol açıyordu.
Ölen kamyon şoförüyle aynı isim ve soyada sahip olan Aksu Sofular’lı Uğur Öcal, “Ben ölmedim isim benzerliği yüzünden facebook’tan benim fotoğrafımı kullanmışlar. Haberi öğrenen 75 yaşında ki annem az daha kalp krizi geçiriyordu. Köy’ün imamı kardeşimi sela vermek için aramış” dedi.
Sütçüler’de geçtiğimiz hafta sonu meydana gelen kazada hayatını kaybeden kamyon şoförüyle aynı ismi paylaşan Uğur Öcal 33 yaşında isim benzerliği yüzünden zor günler geçiriyor. Sosyal medya da ve haber sitelerinde yanlış kişinin fotoğrafı paylaşıldı. Olaylar birbirine karıştı. Az daha bir aile yok oluyordu. Mağduriyetini anlatan Uğur Öcal; “ Bu şekilde ciddiyetsizlik olmaz. Rahmetli kamyon şoförüyle aynı ismi paylaştığım için Facebook’uma girerek benim fotoğrafımı almışlar ve beni öldü diye girmişler. Ailem perişan oldu. 75 yaşında ki annem kalp krizi geçiriyordu son anda kurtuldu. Ben Aksu Sofular Köyü nüfusuna kayıtlıyım. Mobilya sektöründe işçiyim. Sütçüler’de son zamanlara hiç bulunmadım. Bu tür haberleri yaparken herkesin dikkatli olması lazım. Bu haberler yüzünden aile olarak büyük sıkıntıya düştük. Herkes beni öldü biliyor. Telefonlarım ve ailemin telefonları susmuyor. Evimize taziyeye kadar geldiler. Herkese yaşadığımı anlatmaktan bıktım. Köy’ün imamı dahi sela vermek için kardeşimi aramış. Evli ve 2 çocuk babasıyım.Eşimle birlikte haberi öğrenince birbirimize baktık kaldık. Şok içerisinde ne yapacağımızı bilemedik. “