Bu meslek hak ettiği değeri görmüyor
Haber/Kübra Kevser KARATAŞ - Isparta’da 51 yıldır perde dikimi ve satışı yapan Uğur Hüseyin Geresinli (67), el emeğinin hak ettiği değeri görmediğini belirterek, “Hazır perde furyası, el işçiliğini unutturdu” dedi.
Stor ve zebra gibi mekanik perdelerin işyerleri için üretildiğini, ancak günümüzde evlerde de tercih edilmeye başlandığını söyleyen Geresinli, açıklamasında; “El emeği çok kıymetli olmasına rağmen ne yazık ki bunu takdir eden kişi sayısı oldukça az. Yıllardır hak ettiği değeri görmüyor ve sürekli olarak göz ardı ediliyor. Ben de hem dikim yapıyor hem de ürünlerimi satıyorum. Ancak hazır perde dikimi, bizim işlerimizi olumsuz etkiliyor. Özellikle mekanik perdelerin piyasaya çıkmasıyla birlikte, el emeğiyle yapılan dikim işçiliği geri plana atılmaya başladı. Stor, zebra gibi mekanik perdeler aslında iş yeri ve bürolar için tasarlanmış ürünlerdir. Ancak günümüzde birçok vatandaş, bu perdeleri evlerinde de kullanma eğilimi gösteriyor. Oysa bu durum estetik açıdan doğru bir tercih değildir. Ev ortamında tül ve güneşlik perdeler daha estetik ve sıcak bir hava sağlar. Mekanik perdeler ise daha soğuk ve resmi bir hava verir; bu da ev ortamının sıcaklığını ve samimiyetini azaltır. Bu tercihlerde geleneksel yapıdan uzaklaşma ve yeniye yönelme eğilimi önemli bir rol oynuyor. Vatandaşlar mekanik perdeleri modern bir konsept olarak algılayıp daha fazla tercih ediyor. Ancak bu tercihler yaşam alanlarında daha resmi bir hava oluşturuyor ve ev sıcaklığını yok ediyor. Eskiden insanlar daha dayanıklı ve uzun ömürlü perdeleri tercih ederdi. Fakat günümüzde sosyal medya etkisiyle şekillenen hızlı tüketim kültürü ve kapitalizmin getirdiği ticari dönüşüm nedeniyle artık perdeler 15-20 yıl değil, en fazla 3-5 yıl kullanılıyor. Bu durum da çok hızlı bir değişim ve tüketim alışkanlığı yaratmaktadır” dedi.
PERDE YIKAMA SIRASINDA SABUN TOZU KULLANILMALIDIR
Uğur Hüseyin Geresinli, perdelerde kullanılan tül ve fonluk kumaşların akıcı ve yumuşak yapıda olması gerektiğini vurguladı. Geresinli, açıklamasında; Vatandaşlar, perdelerin tok ve sert durmasını istiyor. Bu, perde estetiği açısından uygun değildir. Polyester kumaşların da daha yumuşak yapıda olması gerekir. Ayrıca perdelerin her 6 ayda bir yıkanması gerekiyor. Yıkama sırasında deterjan yerine sabun tozu kullanılmalı, doğrudan makineye atılmadan önce sabunlu suyla bir süre küvette bekletilmelidir. Bu yöntemle perdeler hem daha yumuşak hem de daha beyaz olur. Deterjanla yıkandığında, içerdikleri yüksek asit oranı nedeniyle kumaşın rengi değişebilir” diye konuştu.
Perde alışverişi genellikle düğün veya ev değişikliği dönemlerinde yapıldığını söyleyen Geresinli, açıklamasında; Gençler çoğunlukla ne alacaklarını bilemezler. Isparta’da ise en çok klasik modeller tercih edilir. Ürünler 3-5 yılda bir yenilendiği için, alıcılar genellikle satıcının yönlendirmesiyle karar verirler. Eskiden perde üstlerine yapılan, “farba” adı verilen süslemeler vardı. Ancak bugün, hem inşaat sektöründeki değişiklikler hem de artan fiyatlar nedeniyle bu tür süslemeler ortadan kalktı. Artık sadece tül ve güneşlik ya da stor ve zebra gibi daha sade perde seçenekleri tercih ediliyor. Büyük zincir marketlerde satılan ucuz, düz perdeler genellikle sadece camı örtmeye yönelik, temel ihtiyacı karşılamaya odaklı ürünlerdir. Bu marketlerde satılan mekanik perdeler genellikle Çin malı olduğu için tamiri mümkün olmamaktadır. Oysa yerli üretim olan mekanik perdeler tamir edilebilir. Ancak büyük marketlerden alınan ürünler ‘kullan-at’ mantığıyla üretilmiş, dayanıklı olmayan ürünlerdir. Yıllardır el emeğinin karşılığını alamıyoruz. Satıcılar çoğu zaman bu emeği küçümsüyor. Mağaza açan kişiler perde işinden anlamıyor ama sadece ucuz ürün satarak kazanç sağlamaya çalışıyorlar. Ancak iyi bir dikiş olmadığında para kazanmak mümkün değildir. Bu yüzden vatandaşlar, bilinçli bir şekilde perdecilere yönelmeli ve satıcıların önerilerini dikkate almalıdır” dedi.