MEMURLARIMIZ SALDIRILARA MARUZ KALIYOR

MEMURLARIMIZ SALDIRILARA MARUZ KALIYOR

26 Haziran 2014 Perşembe 14:05

Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Ali Balaban, yıllardanberi yetersiz kaynakla, elverişsiz şartlarda, düşük ücretle hizmet yürütenmemurlarımız, art niyetli saldırıların hedefi olmakta, asılsız iftiralara maruzkalmaktadır dedi.

Balaban; "Memurluk mesleğine karşı yapılan busaldırıların altında bir tek hedef yatmaktadır: Memurların bugüne kadarki enbüyük kazanımı olan iş güvencelerinin ellerinden alınması.

Kamu çalışanlarının haklarını geriletecek, işgüvencesini ortadan kaldıracak birçok kanun tasarısının gündemi meşgul ettiğibir dönemi yaşıyoruz.

Bir çalışan için kazanılmış en büyük hak, işgüvencesidir.

İktidar, geldiği günden beri memurluk güvencesiniortadan kaldırarak güvensiz ve güvencesiz bir çalışma hayatı oluşturmak içinaltyapı hazırlamakta, türlü söylemlerle kazanılmış haklarını yok edecekuygulamalarla, memurlarımızı adeta bir ateş çemberinin içine atmakistemektedir.

Devlet memurlarının, iş güvencesine sahip olmasınınsebebi nedir?

İktidar bu iş güvencesinden neden rahatsızolmaktadır?

Devlet memurları, son on iki yılda bir kısımuygulamalarla kısıtlansa da doğruları yapma cesaretine sahip tek büyükkitledir.

Siyasetçinin, gücü ne olursa olsun, devletmemurları üzerindeki etkisi sınırlıdır.

Çünkü idarenin her türlü uygulaması yargıdenetimine açıktır.

İç hukuk yollarının tükenmesi halinde uluslararasımahkemelere gitme yolu da açıktır.

Ayrıca, sendikaların olayları yakın takibi, üyeleriadına müdahil olabilmesi de pek çok hukuksuz uygulamayı engellemektedir.

Bütün bunlar, İktidarın memurlar üzerinde istediğisonucu almasının önünde en büyük engellerdendir.

Oluşturduğu yandaş, teslim olmuş sendikalara rağmenkamu çalışanlarının hâla büyük kesimi diğer sendikaların üyesidir.

İktidarın oluşturmaya çalıştığı parti devleti birtürlü oluşturulamamıştır.

İşte, bu sebeplerle Türkiye Cumhuriyeti Devletinikuranlar, siyasi iktidarların baskılarından uzak, devletin ve milletinhaklarını koruyabilmeleri amacıyla devlet memurlarına, diğer çalışanlardanfarklı olarak iş güvencesi hakkı vermiştir.

İş güvencesi, devlet memurlarının geleceğinden çok,ülke ve milletin menfaatlerinin ve geleceğinin gereğidir.

Bütün bu gerçekler ortadayken önce sözleşmeli ve4/C’li esnek istihdam uygulamasıyla memurluk güvencesini yok etmeye çalıştılar.

Ardından taşeronlaşma yoluyla memurlarıngörevlerini taşeron işçilerine devrettiler.

Rotasyon uygulamasını, memurları oradan orayasürmek ve baskı altında tutabilmek için bir araç olarak kullandılar.

Ülkeyi parti devletine dönüştürmekte kararlı olaniktidar, şimdi de memurların görevden alınmalarında yargı kararıyla geri dönmehaklarını gasp etmek istiyor.

 

Bizler, toplu sözleşme masasında oturupanlaştığımız, Kamu Görevlileri Danışma Kurulu’nda karara bağladığımız;

* 2005 yılından sonra göreve başlayan personele birderece verilmesi,

* Disiplin cezalarının affı,

* Yardımcı hizmetler sınıfına ek göstergeverilmesi,

* 4/C’li sözleşmeli personele kadro verilmesi,

*·Emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 30 yıllıkhizmet süresi sınırının kaldırılması,

*·Öğretim elemanlarının ücretlerininiyileştirilmesi gibi konuların torba kanunla hayat bulmasını beklerken, iktidarSoma’nın acısından dahi kendisine fırsat yaratıp, memurların iş güvenceleriniyok edecek uygulamalar peşinde koşuyor. 

Taşeron tasarısının görüşmeleri sırasında gündemegetirdiği önergelerle kamu görevlilerinin usulsüz olarak görevlerindenalındığının ya da atandığının yargı kararlarıyla tespit edilmesi halindekararın 2 yıl süreyle uygulanmaması gibi düzenlemelerle, hukukun üstünlüğüilkesini, iktidarın üstünlüğüne çevirmek istiyor.

Hükümetin önergelerinin yasalaşması durumunda, kamugörevlisi usulsüz yollardan işten çıkarıldığını ya da başka bir göreveatandığını yargı yoluyla ispat etse bile iki yıl süreyle görevine dönemeyecek,üstelik yargı kararını yerine getirmeyen yetkililer hakkında hiçbir yasal işlemyapılamayacaktır.

Yani görevden alınanlar davaları kazansalar bileeski görevlerine dönemeyecek, yargı kararlarını uygulamayan idareciler hakkındaise ceza soruşturması açılmayacaktır.

Böyle bir uygulama hukuk devletinin katledilmesi,iktidarın hukuku askıya alması ve memurun iş güvencesinin yok edilmesidemektir.

Kamu görevlilerinin ve vatandaşların hukuksuzmuameleyle karşı karşıya kalmaları durumunda başvuracakları yegâne yol, yapılanyanlışların yargı kararlarıyla düzeltilmesini sağlamaktır.

Şimdi ise memurlarımızın yargı yoluyla idari hatalarıtelafi etme hakları kısıtlanmakta, iş güvenceleri ellerinden alınmaktadır.

Hatalı bir atama durumunda memurlar ne yapmalı,nereye başvurmalıdırlar?

Vatandaşların, idarenin yanlış kararları karşısındakorunması ancak yargının kararlarına saygı duymak, hukukun üstünlüğünü kabuletmekle sağlanır.

Hukuk kurallarının uygulanmadığı, yargıkararlarının 

DİĞER HABERLER