NEDEN OTEL YAPALIM?

200.000 nüfuslu şehrimizde mevcut otel ve yatak sayısının yetersiz olduğu konusunda herhalde hepimiz ittifak sahibiyiz

09 Ağustos 2012 Perşembe 14:24

Her üç ayda bir 7-8 bin asker ailesinin yemin töreni için geldiği şehrimizde, belediye başkanımızın “bir asker ailesini de siz ağırlayın” diyerek boy boy reklam yaptığı şehrimizde 50 bin öğrencimiz var. Bu öğrencilerimiz toplumun her katmanından gelmekte. Yani hala otellerde konaklayan öğrencilerimiz dahi var.

 

Böyle bir ortamda şehrimize uzun yıllar ticari işyeri, düğün ve nikah salonu ve resmi kurumlarımıza evsahipliği yapan binamız depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkımına karar verildi. Uzun yıllar kiracıların çıkarılması ile zaman kaybedildi. Daha donra en iyi şekilde nasıl değerlendirebiliriz, diye uzunca bir zaman harcandı. Nihayet otel olması noktasında tüm il genel meclisi üyeleri (MHP, CHP, DP, Ak Parti) oy birliği ile karar verdiler. Sıra geldi bina için belediyemizden ruhsat almaya. Önce avam proje gelsin bakalım denildi. Sonra Sayın Başkanım her zaman olduğu gibi yürük sırtından kurban kesmeye, demogoji yapmaya başladı. Ben olsam şöyle yapardım, böyle yapardım, demeye.

 

Başkanım diyor ki, burayı park yapalım. Ben de diyorum ki, şehrin merkezinde bu derece değerli bir arazi, arsa, mülk kendisinin olsa ne yapardı acaba? Buradan elde edeceği en yüksek ekonomik değeri elde etmek için nasıl bir strateji ve proje üretirdi, hayal dünyasında neler geliştirirdi? Kaldı ki, bugün için şehrimizde 256 adet parkımız var. Kısa yaz mevsiminde bile sulamaya yetişemediği için şebeke suyunu kullanıyor ve üst katlardaki halkımız da böylelikle su sıkıntısı çekmektedir.

 

Başkanım diyor ki, burayı otopark yapalım. Diyorum ki, otopark yaptığımız takdirde şehir trafiğinin yoğunluğunu başkanım hayal edebilmekte midir? Otoparka gülük giriş-çıkış yapan araç sayısı nedir, ne olacaktır? Otel olduğu takdirde araç trafiği ne olacaktır? Sayın başkanımın ITKM’nin altında yakında faaliyete geçeceğini beyan ettiği otoparkla şeir trafiği herhalde yeteri kadar rahatlayacaktır sanırım.

 

Benim anlamadığım İl genel meclisi üyeleri kendi aralarında oy birliği ile karar verirken, o meclis üyeleri teşkilatlarıyla karşılıklı iletişim ve diyalog içinde değiller mi? Faaliyetleri hakkında bilgi akışı yapmazlar mı? Haftada bir toplanmazlar mı? Karakolda farlı, mahkemede farklı mı konuşuyorlar? Benim bildiğim teşkilatta hiyerarşi esastır. Bütün konular başkana getirilir. Başkan istişare eder, karar verilir, hep birlikte aynı şey dillendirilir.

 

En son diyeceğim şu ki, mülk İl genel meclisinindir. Yani tasarruf da İl genel meclisinindir. Hem bütün meclis üyelerimiz şehirlerine en güzel şekilde hizmet etmek ideali ile seçildiler. Her birinin kendi çapında birikimi ve donanımı vardır. Hepsine saygı duyarım. Hepsinin benim başkanım kadar zeki olduklarından da şüphem yoktur. Bu yüzden verdikleri karara saygı duyup isteklerinin şehir imar mevzuatına uygunluğu ve şehrimize katacağı katma değeri değerlendirerek izin verelim veya vermeyelim.

 

Yoksa yörük sırtından kurban keserek “ben devlete çok arsa verdim, devlet de bana versin burayı park yapayım veya otopark yapayım” diyerek hayal dünyasında gezmenin anlamı yok. Değilse Sayın başkanım, burası da ITKM gibi senin yüzünden onlarca yıl sürüncemede kalacak ve mezbelelik olacak diye korkuyorum. Ayrıca çevre esnafımın ekmeği ile de oynadığın yeter. Sorumluluğu alabiliyor musun?

 

Şehir merkezine yaptığın gül heykelini “Eyfel Kulesi” ile kıyaslıyorsun. Bırak İl genel meclisi kendilerince şehrimize bir eser kazandırsın. Belki kendilerine bir dua eden çıkar. Hastane için de ömrümün en kötü imzası diye üzülme. İnşallah bittikten sonra sağlığın bozulduğunda orada kalmak ve hizmet almak zorunda kalmazsın! Şifa bulan biri dua eder de, kurtuluşuna vesile olur. Saygılarımla…

 

İsmail TANIŞMAN

AK Parti Belediye Meclis Üyesi

 

DİĞER HABERLER