Okul çağında doğru beslenme
SÜLEYMAN Demirel Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Özgür Pirgon, okul çağında doğru beslenme ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.
Çocukları ödüllendirmek veya sevindirmek amacıyla öğün vaktinde paket halinde satılan hazır yiyecekler verilmemelidir. Bir çocuğun sağlıklı büyümesi için onu doyurmak yeterli değildir. İçeriğinde büyüme için gerekli proteinler olan besinleri vermek gerekmektedir. Yoğurt, süt ve yumurta içeriğindeki protein yapısından dolayı çocuğun büyüme ve gelişmesinde önemli olan gıdalardır.
Doğru Beslenmenin Önemi Nedir?
Dünyadaki gelişmiş birçok ülke, çocukların sağlıklı beslenmesi için bir seferberlik içindedir. Çünkü doğru beslenmeyen bir çocukta ileri dönemde çeşitli kalp hastalıklarının, şeker hastalığının, bazı kanser türlerinin gelişme olasılığı artmaktadır. Çünkü obez çocuk-erişkin sayısı fazla olan toplumlarda paralel olarak bu hastalıkların da sayısında artış görülmektedir. Tüm bunlar; çocuğun yetişkin yaşlardaki yaşam kalitesini azalttığı gibi devletlerin de bu hastalıkların tedavisi için çok yüksek maliyette harcamalar yapmasına neden olmaktadır. Bir ülkede sağlık harcamalarını azaltmak sadece hastalıkların görülmesini azaltmak ile sağlanabilir. Çocukların bebeklik-çocukluk ve ergenlik dönemlerinde doğru beslenmesi ve obez bir erişkin olmaması onları birçok hastalıktan koruyacaktır.
Balık Yağı İştah Açar Mı?
Dünyada yapılan araştırmaları incelediğimizde, balık yağının bir miktar enerji içerdiği, ancak çocuğa kilo aldıracak düzeyde olmadığı yönünde bilgiler bulunmaktadır. Örneğin bir ölçeği, iki tatlı kaşığı bal kadar enerji içerir. Bazı çalışmalarda balık yağının çocuklardaki anksiyete (kaygı ve sıkıntı hali) ve depresyonu da hafiflettiği iddia edilmektedir. Bu durum çocuğun yemek yeme konusundaki tepkisini olumlu etkileyebilir. Çocuk bir süre daha iyi yiyebilir. Ancak bu değişim, balık yağının iştahı açtığını ispatlamaz. Ayrıca bu etki her çocukta da fark edilir düzeyde gelişmez. Bu nedenlerden dolayı “Balık yağı çocukları şişmanlatır” diye genelleme yapılması imkansızdır. Balık yağının önemi, içerdiği omega-3 yağ asitleridir. Önerilen ve daha sağlıklı olan, besin ihtiyaçlarının doğal beslenme ile karşılanmasıdır. Bu nedenle Omega-3 yağ asitleri ihtiyaçlarının, başta balık olmak üzere doğal besinlerle karşılanması yeterlidir. Yeşil yapraklı bitkiler, deniz börülcesi, ceviz, keten tohumu, kabak çekirdeği, soya fasulyesi, kuru fasulyede de Omega-3 yağ asitleri bulunur.
Vitamin İlaçlarının Beslenmede Yeri Var Mıdır?
Yaygın olarak sanıldığının aksine vitaminler de iştah açmaz. Bu nedenle kilo da aldırmaz. Bir yaşından sonra rutin vitamin takviyesi önerilmemektedir. Çocuğun beslenme hikayesi detaylı olarak değerlendirilmeli ve ihtiyaç duyulursa çocuğa vitamin desteği yapılmalıdır.
Abur Cubur Yiyecekler Ne Kadar Zararlıdır?
Abur cubur diye tanımlanan besinler, genellikle çocukların sevdiği tek yönlü kalori kaynaklarıdır. Tuzlu, şekerli ve yağlı olmaları en önemli özellikleridir. Sağlıklı ve dengeli beslenmede yerleri yoktur. Ancak her çocuk bir şekilde bu besinlerle tanışır bunları tüketme eğilimi gösterir. Çocukların bu besinlerle tanışmaları mümkün olabildiğince geciktirilmelidir. Abur cuburlar, yemeğini yemediği zaman öğün yerine yiyebileceği bir besin grubu değildir. Çocukla böyle bir ilişki kurulmasına izin verilmemelidir. Ayrıca bu besinler, çocuk için öğün vaktinde normal beslenmesini temin etmek üzere ödül olarak da kullanılmamalıdır.
Yüksek Şekerli Besinler Zararlı Mıdır?
Bazı besinlerde yüksek miktarda fruktoz (bal, pekmez, hazır meyve suları…) bulunmaktadır. Son zamanlarda yapılan araştırmalarda fruktozun karaciğer yağlanmasını artırdığı belirtilmektedir. Maalesef bugün iki yaşındaki çocuklarda bile karaciğer yağlanması görülebilmektedir. Ayrıca “Pekmez kan yapar” düşüncesi de yanlıştır. Pekmez üzümün kaynatılması ile elde edilmiş şekerdir ve kan değerlerini yükseltmesi de tıbben mümkün değildir. Çocuklara sürekli ve fazla verilmesi iştahının kapanmasına ve diğer öğünleri atlamasına neden olabilir. Taze meyveler ve evde hazırlayacağınız meyve suları besleyicilik açısından daha faydalıdır.
Çocuğun Büyümesinde En Önemli Besinler Nelerdir?
Dengeli beslenme ile çocuklarımızın sağlığını koruyabiliriz. Ancak bazı ailelerin çocuklarına sağlıklı yiyecek yedirmesi çok zor olmaktadır. Yapılan araştırmalar neticesinde çocukların alması gereken önemli besinler aşağıdaki şekilde sıralanmıştır.
Yumurta: Yumurta dengeli besin bileşenlerinin iyi bir kaynağıdır. İçeriğindeki protein yapısından ötürü çocuğun büyüme ve gelişmesinde anahtar gıdalardan bir tanesidir. Bebekler yumurta sarısındaki demirden faydalanabilir. Çırpılmış, yağda pişirilmiş yumurtalar gün boyu lezzetli bir seçenektir. Minik omletler yapılması ve bunları ısırık büyüklüğünde parçalara bölünmesi tüketilmesini kolaylaştırır.
Haftada üç veya dört yumurta tüketilmesi çocuğun sağlıklı büyümesi ve gelişmesi açısından önemlidir. Çocuklara günde bir kez yumurta verilmesi kas gelişimini de sağlayacaktır.
Peynir: Peynir çocuklar için besleyici bir yiyecektir. Kalsiyum, protein ve B12 vitamini bakımından zengin olan peynir, kemik oluşumunda çok önemli bir mineral olan kalsiyum-fosfor içermektedir. Ayrıca, araştırmalar yemeklerden sonra peynir yemenin diş çürüklerini önlediğini göstermiştir. Peyniri, küçük küpler, şeritler ve peynir dilimler halinde sunmanız; çocuğunuzun peynire olan ilgisini ve sevgisini arttırarak, ihtiyaç duyduğu kalsiyumu ve proteini almasını kolaylaştırır.
Patates: Patateslerin pişirilip küp küp hazırlanması çocukların sevebilirliği açısından oldukça iyi bir seçimdir. Ancak çocuğunuza kızarmış patates vermemeye dikkat etmelisiniz. Çünkü kızarmış patatesteki yağ asitleri doyma hissini azaltmaktadır. Bu nedenle çocuklar sürekli patates kızartması istemekte ve yedikleri halde doymamaktadır.
Çorba: Yine çocuklar için önemli bir besin kaynağı çorbadır. Çorbaların öncelikle süt veya yoğurt ile hazırlanması tat açısından çocuğun çorbaya olan ilgisinin artmasını sağlar. Çorba ve yemekleri hazırlarken, yetişkinler kendi damak zevklerini düşünerek hazırlamamalıdır. Çocuklar çorbalarına baharat-biber, aşırı tuz eklenmesinden ve çorbaların taneler içermesinden hoşlanmazlar. Ayrıca çocuklara kesinlikle hazır çorba verilmemelidir.
Yoğurt: Yoğurdun her porsiyonu kalsiyum, protein, karbonhidrat, B vitamini, çinko ve fosfor içermektedir. Taze yoğurtlar, bağışıklık sistemini desteklemekte ve sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına önemli katkılar sağlamaktadır. Doğal yoğurtlara taze meyve katılması, besleyicilik değerinin arttırılmasına ve tadının daha güzel olmasına katkı sağlamaktadır. Çocuklarınız için başka bir alternatif olarak, yoğurda meyve suyu katılarak (kendi hazırladığımız-hazır olmayacak şekilde) buzlukta dondurulması, dondurma olarak tüketilmesin de imkan sağlayabilir.
Et-Balık-Tavuk: Balık ile çocuklarınızın protein, B vitaminleri, demir ve çinko ihtiyacını giderebilirsiniz.
Kırmızı et her çocuğun beslenmesinde olması gereken bir besindir. Protein, B vitaminleri, çinko, demir ve özellikle beyin gelişimi için önemli bir besin olan kolin içermesi kırmızı et tüketilmesinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Dengeli bir yemek için eti sebze yemekleriyle birlikte verebilirsiniz. Ya da eti mangalda kebap olarak sebzelerle birlikte pişirebilirsiniz.
Süt: Kalsiyum ve fosfor, sağlıklı kemik gelişimi için olmazsa olmaz iki mineraldir. Süt, içerdiği kalsiyum, fosfor, protein, enerji yakıtı olan karbonhidrat, A vitamini ve magnezyum sayesinde sağlıklı bir vücut gelişimi sağladığı için tüketilmesinin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır. Süt, ayrıca genç kız ve erkeklerin ergenlik döneminde de sürekli tüketmesi gereken bir içecektir. Ilk 20 yaş içerisinde tüketilen süt ileri yaşlarda kemik ağrılarının olmasını önlemektedir. Ancak sütün içerisine kesinlikle tatlandırıcı, şeker, kakao, çikolata ve bisküvi eklenmemesi gerekir. Çünkü yukarıda da anlatıldığı gibi yüksek kalorili bir besin olduğu gibi iştah merkezini kapatacaktır ve bir sonraki öğünü çocuk almayacaktır. Çocuğunuz günde yaklaşık 400 mL süte (veya yoğurt, peynir gibi süt ürünlerine) ihtiyaç duyar. Fakat sütün özellikle 400 mL' den fazla tüketilmesi, çocuğunuzun diğer gıdalara karşı olan ilgisinin ve iştahının azalmasına sebep olabilir.