SANAL TABLODAN, GERÇEK TABLOYA GEÇİŞLER‏

SANAL TABLODAN, GERÇEK TABLOYA GEÇİŞLER‏

09 Haziran 2015 Salı 16:25

7 Haziran seçimlerini millet olarak Pazar günü itibariyle hep beraber yaşadık. Partilerimizin oyunu yüzde olarak değerlendirirsek; AKP41, CHP 26, MHP 17, HDP 13 ve Diğerleri 3 şeklinde bir tablo ortaya çıktı.Bütün partiler sonuçları kendilerince değişik açılardan mutlaka değerlendirecektir. Biz de sonuçları farklı bir şekilde değerlendirmek istiyoruz.Zira bugün oy oranları üzerinde yoğunlaşsak bile önümüzdeki günlerde gündemimiz hükümet, koalisyon ve güvenoyu gibi meseleleri konuşmak olacak.

 Dolayısıyla bu son seçimi bazı önermeler kurarak değişik açılardan görmek sanırım hepimiz için daha yararlı olacak.

 

·         AKP ve CHP oy kaybetmişlerdir. Ama hala AKP, bu ülkenin en büyük ve birinci partisidir.

 

·         Bu seçimin galibi ise bu ülkede AK Parti’den yıllar önce konulan yüzde 10 barajını aşan HDP’dir.

 

·         Kürt vatandaşlarımız büyük ölçüde, başka partilerde siyaset yapma yerine HDP çizgisinde siyaset yapmayı tercih etmişlerdir.

 

·         Bu ülkenin 3/5’i sağ seçmendir. Sol seçmen 1/5 seviyesinde kalmıştır. Kalanlar 1/5 ise Kürt vatandaşlar ile diğer marjinal partilere oy verenlerdir.

 

·         Belki önümüzdeki günlerde Türkiye gündeminde Ecevit ve Güneş Otel gibi senaryolar tekrar oynanacaktır.

 

·         MHP ve CHP’de yönetim veya lider değişiklikleri olabilecektir.

 

·         Son seçimlerden sonra Türkiye için ağızlarının salyaları akan emperyalist  güçler, yani Bilderbergciler, yani Siyonistler, yani masonlar, yani Amerika ve İngiltere kendine ayakçı bir organizatör (Henry Kissenger gibi) ve sermaye spekülatörleri bulacak  ve çeşitli koalisyonlar adına para musluklarını açacakları müjdesi ile çalışmalar yapacaklardır.

 Yukarıda dile getirdiğimiz önermeler, geçmiş tecrübelerimizden edindiğimiz çıkarımlardır. Bugün 40-60 yaş arası olan Türk seçmeninin, daha önce oynanan senaryoları unuttuklarını zannetmiyorum. Bu seçimler sonrasında ülkemiz demokrasi ile yönetilmeye devam edecek ve parlementer kurallar elbette işleyecektir. Cumhurbaşkanımız Tayyip bey hükümetin kurulması için liderlere sırayla görev verme gibi süreçleri doğal olarak işleteceklerdir. Ancak Tayyip bey, yetkisi dahilinde olan ihtimalleri kullanmayıp başka çözüm arayışları içine giredebilir. Tabii ki siyaset dairesinde olmak üzere.

 

  Diyelim ki Tayyip bey doğal pozisyonu içinde kaldı. Hükümet süreçlerini kimseyi üzmeden yönetti. Bu sefer aklımıza hemen şu sorular gelecektir. AKP harici bir koalisyon formülünde radikal CHP ve MHP tabanlarının gönlü nasıl yapılacaktır? Milliyetçiler ve Ülkücüler yıllarda düşman olarak gördükleri, seksenli yıllarda birbirine silah çektikleri, 1990’lı yıllarda ANASOL-M hükümetinde “kerhen” aynı masaya oturdukları ama çok geçmeden yanıldıklarını anladıkları solcularla birlikte olmayı tekrar sindirebileceklermidir? MHP ve HDP olası bir hükümette hangi konularda ortak paydalarda buluşacaklar?

 

  Evet önümüzde sıkıntılı, zorlu ve çetin günler var. Ama siyaset sahnesinde 14 yıldır bulunmasına rağmen, 80-90 yıllık tecrübeye sahip olan genç Ak Parti hükümeti bundan daha sıkıntılı zamanları, son 3-5 senede fazlasıyla yaşamıştır ve bu mücadelelerden başarıyla çıkmıştır. AKP hala dimdik ayaktadır.  Ülkenin de hala en büyük birinci partisi ve umududur.

DİĞER HABERLER