Yanlış beslenme hastalıkların habercisi
HABER/Gizem SARIKAYA- Pediatri Uzmanlık Akademisi Derneği’nin (PUADER) önemli isimlerinden Katip Çelebi Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Bumin Dündar ile Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Profesör Doktor Hasan Çetin ve Profesör Doktor Özgür Pirgon'un ev sahipliğini yaptığı kongre başladı.
PUADER 4. Sağlıklı Büyüyen Çocuk Kongresi’nin açılışı bugün Isparta’da gerçekleştirildi. Barida Otel’de düzenlenen kongreye Türkiye’nin çeşitli illerinden yaklaşık 700 doktor katılım sağladı.
Kongrede son yıllarda uzmanlık sınavlarında “Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümleri”ne olan ilginin azaldığı, bu durumun nedenleri ise bilimsel zeminde tartışıldı.
Anadolu’da hekim olmanın sıkıntıları var mı? Çocuk sağlığı gönüllüleri hangi zorluklarla karşılaşıyor? Bu sorulara yanıt arandı. Bu yıl ki kongrede 2. PUADER Pediatri Zirvesinin teması ise “Çocuk Sağlığının Geleceği ve Anadolu’da Çocuk Hekimi Olmak” olarak belirlendi.
Oturum Başkanlığını Prof. Dr. Hasan Çetin’in yaptığı açılış konferansında konuşan Çocuk Gastroenteroloji ve Çocuk Sağlığı Hastalıkları Uzmanı Profesör Doktor Raşit Vural Yağcı, bebek beslenmesi hakkında bilgi vererek anne sütünün önemine değindi.
Hem bebeklik, çocukluk hastalıkları hem de ileriye yönelik tansiyon, kalp, şeker bunların hepsinin altında yanlış beslenme yatıyor diyen Yağcı; “Tadı güzel yiyeceklerin içerikleri çok kötü, abur cuburlar değil de kendi evde yaptıkları doğal atıştırmalıkları kullansınlar” şeklinde konuştu.
Doktor Yağcı, açıklamasında; “Çocuk Gastroenteroloji ve Çocuk Sağlığı Hastalıkları Uzmanıyım. Türkiye’de bu konuda ilk gastroenteroloji uzmanı ve bilim dalını kuran kişilerdenim. Ispartalıyım, Rahmetli Doktor Sadık Yağcı’nın oğluyum. Bugün burada Isparta’da hem onu andık hem de güzel bir kongre başlattık. Onun yaptıkları paha biçilmez. Memleketine, Isparta’mıza çok kıymetli şeyler kazandırdı. Eğitim toplantıları onun vasiyetidir. Ölümünün 21. yıldönümünde onu yine bir toplantıda saygıyla andık. Bu kongrede konu yeni doğan ve beslenme üzerinedir. Ben beslenmeyle ilgili bir giriş yaptım. Anne sütünün ne kadar önemli, vazgeçilmez olduğunu söyledim. Birtakım yanlıları düzeltmek için gözlemlerimden ve mesajlarımdan paylaştım. Umarım hedefine ulaşır. Çocuklarımız daha çok anne sütüyle büyür. Özellikle annelere kendilerini anne sütü vermeye hazırlamalarını öneririm. Gebelikte ellerini karınlarına koyarak, onu hissederek, onunla konuşmalarını öneririm. Eşlerinin bu konuda onlara yardımcı olmalarını öneririm. Eşlerinin, onu hoş tutmak için ufak tefek jestlerle, hediyelerle onurlandırmasını ve mutlu etmesini isterim. Sakin geçen bir gebelik, bebeğiyle konuşan, onunla içten bir sevgi bağı oluşturan annenin bebeği de çok uslu, mutlu, sağlıklı bir bebek olacaktır. Sağlığını devam ettirebilmesi için anne sütü şarttır. Anne sütünü ilk 6 ay tek başına, sonra da ana içecek olarak vermeliler. 6 ayda ancak ek gıdayı, alerjiyi, önlemek için tanıştırma amacıyla kullanmalılar. Anne sütü yine egemen olmalıdır. Böyle olan çocukların hem bağışıklıkları daha iyi oluyor hem daha akıllı oluyor hem de ruh sağlıkları gayet sağlıklı olarak gidiyor. İleride sosyopat, psikopat davranışlar sergilemiyorlar. Mühim ola çocuğun süte değil anneye doyabilmesidir. Ondan aldığı güven ve özgüven gelişimi son derece önemlidir. Anne sütünde her şey var. Anne sütünün bizim halkımız tarafından beğenilmeyen tek şeyi fazla kilo aldırmamasıdır. Onlara şu mesajı mutlaka iletmek isterim; “Onların arzu ettiği kilodaki çocuklar çok daha kolay hasta oluyorlar. Onlara göre normal olan bebekler, bize göre fazla kiloludur. Ama birazcık az kilolu boyu normal olup, anne sütüyle beslenen çocuklar çok az hasta oluyorlar.” Bunu bilmelerini isterim. Hem bebeklik, çocukluk hastalıkları hem de ileriye yönelik tansiyon, kalp, şeker bunların hepsinin altında yanlış beslenme yatıyor. Tadı güzel yiyeceklerin içerikleri çok kötü, abur cuburlar değil de kendi evde yaptıkları doğal atıştırmalıkları kullansınlar. Ve çocuklarıyla iletişimleri hep iyi olsun. Onları korkutmadan, sevgiyle büyütsünler” şeklinde konuştu.